Ülkemizde “Yaprak Sanatı” denilince ilk akla gelen ve profesyonel olarak bu sanat ile uğraşan yegâne sanatçımız Ömür Köroğlu Hanım ile güzel bir söyleşi yaparak; yaprakların şifahi yönleri dışında görsel materyal olmalarının ve onlarla güzel eserlerin yapılabileceğinin farkına vardık. Yaprakların ve çiçeklerin farklı dünyasında keyifle okumanız dileğiyle…
Kendinizi tanıtır mısınız?
İsmim Ömür Köroğlu. Yaprak sanatı sanatçısıyım. Yaklaşık yirmi yıldır bu sanat ile uğraşmaktayım. On altı yaşımda doğaya olan merak ve hayranlık ile kalıcı olmaları için ilk önce belli çeşit ve formda olan bitkileri kurutmaya başladım. Benim amacım çiçekleri ve bitkileri kendi özlerini bozmadan kurutmaktı. Bu yüzden ilk önce deneme-yanılma yolu ile kurutma işi yaptım. Daha sonra “Çiçek sevginin dilidir.” sözünden hareket ederek davetiyeler ile çiçek sanatını birleştirerek işe başladım. Sevgi teması ve nikâh, düğün davetiyelerini sentez yaparak çok sayıda iş yaptım. Ama daha sonra aklıma geldi ki doğa ile doğa çalışılsa nasıl olur? Yani dağlar, ağaçlar, göller… Bu düşünce ile pırasa, patlıcan, salatalık ve havuç kabuklarını da doğru teknikle, çalışmalarımda kullanacağımı fark ettim. Ama önümde bir sorun vardı. O da ilaçlama. Piyasada bulunan ilaçlar ile istediğim etkiyi alamıyordum ve aradan belli bir zaman geçince de yaptığım çalışmaların kurtlanarak bozulmasına içim elvermiyordu. Ben de ziraattan aldığım iki, üç ilacı karıştırarak yeni bir ilaç elde ettim ve şu anda iki yıllık çalışmalarım bile bozulmadan duruyor. Bu beni daha da heveslendirdi ve çalışmalarıma devam ettim. Birçok festival ve atölye çalışmam oldu. İKA Dünya Aşçılar Yarışması’nda iki eserim ile bronz madalya aldım. Ve bunun ardında yapacak çok şeyim olduğunu anlayarak, desen çalışmalarımla bitkilerin doğal renklerini bozmadan ve çizim yapmadan faaliyetlerime devam ettim.
Çizim yapmamanızın nedeni nedir?
Çizimde belli bir resim içerisinde oluyorsunuz. Ama eğer çizim yapmazsanız bitkilerin sizi götürdüğü yere gidiyorsunuz. Bir bitki elinize aldığınızda yerini size belli ediyor ve bir bakmışsınız kafanızdaki yerleştirmeden çok farklı bir yerdesiniz. Ya da kullanacağım çiçeği elime alınca “ben burada iyi durmadım” diye de kendini belli ediyor. Çiçekler sizinle zaten bir iletişim halinde oluyor.
Yaprak sanatının kökeni nedir?
Osmanlı Devleti zamanında II. Abdülhamit döneminde cülus (tahta geçme) törenlerinde Musevi- Hıristiyan-Müslüman olan kişiler kutsal toprak olan Kudüs topraklarından topladıkları çiçekleri kurutarak eserler yapmışlar ve II. Abdülhamit’e hediye etmişler. II. Abdülhamit, Yıldız Sarayı yapısından da anlaşıldığı gibi çiçeklere meraklı ve naif kişiliği ile bilinen ince ruhlu bir padişahımız olup; benim için de çok değerlidir. O dönemde sanıyorum ki ilaçlama tekniği ve formülü bilinmediği için eserlerin bir kısmının böceklendiğini Nurhan Atasoy’un “Has Bahçe” isimli kaynak kitabında da bulabilirsiniz. Bu yüzden elimizde eserler çok fazla bulunmuyor. Ama çalışılmış mı? Evet, çalışılmış ve çalışmalar tarihimizde de yer almış.
Çalışmalarınızda size ilham veren ne oluyor?
Bizler ilk önce canlıların ruhu olduğunu benimsemeliyiz. Bitkilerin ruhu olduğuna inanıyorum. Ruhu olmayan bir şey renk değiştirebilir mi? Bitki sürekli her mevsimde renk değiştiriyor ve bir güç bunu yaptırıyor. Şifacı, bitkilerin şifa veren yönünü kullanırken ben de onları resim haline getirme yolunu kullanıyorum ve bu şekilde tefekkür ediyorum. Mesela bugün yeni bir bitki gördünüz. Yıllar sonra bir alt türünü, sonra onun da bir alt türünü görüyorsunuz. Formları aynı ama sadece birisinin yaprağı biraz daha sivri. Uzayda ve hücrelerimizde olan tüm küçük farklar bitkilerde de var ve bu muazzam bir denge. İşte tefekkür ile bu muazzamlığı anlıyorsunuz. Mesela aynı tür olan bir bitkinin güneşe dönük olan yüzü daha kızarmış, gölgede olan daha koyu renkli kalmış. Burada bile Allah’ın kudretini görmek mümkün. Tasavvuf ile beş altı yıl önce tanıştım. Aslında çok materyalist bir insan değildim. Çiçeklerin yapılarına bilimsel olarak yaklaşıp inceler iken; bir gün çok sevdiğim bir bitkinin paslı demirden kuvvet alarak beslendiğini öğrendim ve aslında pasın bile bir nedenle yaratıldığını, Allah’ın her şeyi bir neden ile yarattığını anladım. Ve çiçekler benim için materyal olmaktan çok farklı bir anlam kazandı. Esma-ül Hüsna’da “El Musavvir” ismi çok yakın gelir. Çünkü doğada olan her şey kusursuz bir şekilde tanzim edilmiştir.
Birkaç cümle ile yaprak sanatını anlatır mısınız?
“Doğa dediğimiz, yaşayan ve bütünsel olan bir biyosistem. Parçası olan bizler gibi nefes alır, kendini yeniler ve değişim gösterir. Bunu gerçekleştirirken bizlere hayat verdiği gibi fikir de verir. Hele de ona bir insana davranır gibi yaklaşır, onunla konuşur ve onu anlayabilirsek bize şifa olur, fikir olur, dost olur. Yaklaşık 20 yıl önce, tanıştığım bu âlemde bitkileri, çiçekleri ağaç kabuklarını gözlerken; onlara duyduğum hayranlık sonunda “Yaprak Sanatı”na başladım. Her bir bitkinin, rengi, iklimi, coğrafyası ve topraktan aldığı besin değerleriyle birlikte, estetiği, dokusu, formu ve biçimi vardı. Tıpkı bizler gibi… Dalından düşen her yaprak, “muhteşem” oluşu üzerine kaybolmamalıydı. Bu fikir üzerine “doğayı doğa ile” resmedebilmeliydim. Çiçeklere dokunarak aynı anda sanata dokunabilmek, çalışırken onları hissedebilmek ve ruhumuza şifa verirken “küçücük şeyler” dediğimiz o âlemin aslında ne kadar büyük oluşumların, sonu olmayan noktası olduğunu idrak edebilmek…”
Sohbetimizden notlar…
Öğrenmek için önemli olan yaş değil de istektir. Öğrencilerimde sadece o ışığı arıyorum. “Bu çiçeğin adı ne? Yaprağı ne kadar değişik yaratılmış.” demesi benim için yeterli. Bu sanatı yapabilmek için ilk önce doğa sevilmelidir. Bitkiler boyandığında orijinal ve kendilerine has yapılarını kaybettiğini düşündüğüm için boyamıyorum. Zaten çiçekler de genel olarak boya tutmazlar. Kültür Bakanlığımız tarafından “Yaprak Sanatı”nın isim annesi oldum. Bu sanat aklınıza gelen her alanda kullanılabilir. Kolye, kitap ayracı, tablo, davetiye… Maliyet olarak çok yüksek bütçeli bir sanat değil. Her çiçekten yapılır ama ilk önce kurutmak ve ilaçlamak gerekmektedir
Not: Ömür Hanım’a sanatı ile ilgili ulaşmak isteyenler ve merak edenler;
Facebook: Ömür Köroğlu Yaprak Sanatı
İnstagram: Yaprak sanatı
www.artyaprak.com;
www.yapraksanati.com adreslerinden ulaşabilirler.
Yükleniyor ...
