Tesettür hakikati varlık aleminin her yerini kuşatıyor. Her varlık muhafaza edildikçe güzelleşiyor. Fıtrata uygun olan tesettürü hayatımıza almak, günahları setredecek takva elbisesini giyinmesi gerekiyor. Kalp, ruh ve saire lâtifelerimizle düşündüğümüzde tesettürün sadece maddî bir örtünmekten ibaret olmadığını görebiliriz.
Tesettür, evvelâ bir iç duruş ve tavırdır. Kılık ve kıyafet, özümsenmiş tavrın sonrasındadır. Sonra kalbi örtmektir. O’nu hakikî sahibine açarak, O’nun hesabına bakarak muhafaza etmektir. Tesettür, insanî ve ahlâkî güzellikleri bezenmektir. Tesettür; iman ve ahlâktan gelen şuurla, insanın fikir ve his dünyasını dokumaktır, hislerimizi galeyana getirerek bağ kurabilmektir. Tesettür, fıtratımıza nakşedilen edeple bakabilmektir. Gözümüze, gönlümüze, ruhumuza, aklımıza ve fikrimize sahip çıkabilmektir. Gönül gözümüzü kapattığımızda, baki hakikatler açılacaktır.
Günümüzün en mühim problemlerinden biri, tesettür hassâsiyetinin kaybolmasıdır. Özellikle yazın sıcak havalarda, tatil yerlerinde tavizler verilerek tesettüre zarar veriliyor. Bunun önünü almak için tesettürün mahiyetini hatırlamak gerekiyor.
Kadın erkek tüm insanlar, edep örtüsüne büründüğünde tesettürün hakkı verilecektir.