Fazilet ve ibadet mevsimi üç aylara girdik. Şu Peygamber Aleyhissalatü Vesselâm duâsını birlikte yapalım veya birlikte âmin diyelim: “Allah’ım! Recep ve Şaban ayını bize mübarek kıl ve bizi Ramazana kavuştur.” Bu duâyı bu günlerde çok yapalım ki, Recep ve Şaban aylarının mübarekiyetinden ve Ramazan ayının rahmetinden ve mağfiretinden istifademiz azamî olsun.
Üç aylar içinde dört kandil gecesi vardır: 1- Recep ayının ilk Cuma gecesi Regaib Gecesi. 2- Recep ayının 27. Gecesi olan Mi’rac Gecesi. 3- Şaban ayının 15. Gecesi olan Berat Gecesi. 4- Ramazan ayının 27. gecesi olan Kadir Gecesi.
Bu gecelerden her biri farklı rahmet bulutları ile sadece Müslümanları değil, bütün insanlığı kucaklıyor, rahmet yağdırıyor. Öte yandan Ramazan ayının her bir gecesi Kadir Gecesi kudsiyetinde. Keza Ramazan’ın hemen ardından gelen bayram geceleri de farklı rahmet yükleri ile dolu.
Üzerinden üç aylar veya üç ayların bir kısmı geçip de bağışlanmamak, cehennemden azad olmamak ve cennete yaklaşmamak o kadar zor ki, insanın, günahının kiri ve ufuneti ile kalması için çok özel gayret sarf etmesi gerekiyor. Yılın diğer normal günleri için, “Ey haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah bütün günahları bağışlar” 1 diyen ve gece günahkârını tövbe etmesi halinde gündüz, gündüz günahkârını tövbe etmesi halinde geceleyin bağışladığını müjdeleyen Rabb-i Rahim’in rahmetinin bu zengin fazilet mevsiminde nice sayısız insana küçük bahanelerle af ve berat getireceği ümidi insanı sevinçlere gark etmeye yetiyor. Bununla beraber bu büyük affı tetikleyen, şüphesiz insanın kendi çabasıdır. Nitekim Yüce Rabbimiz buyuruyor ki: “Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve herkes yarına ne hazırladığına baksın. Allah’tan korkun, çünkü Allah yaptıklarınızdan haberdardır.” 2
Hediyeleşmelerimiz, tebrikleşmelerimiz, ikramlaşmalarımız, yardımlaşmalarımız, kaynaşmalarımız üç aylarda Müslüman’a yakışır biçimde artar ve zirveye ulaşır. Toplum fertleri üç aylarda topluca esenlik, barış ve ibadet huzuru yaşar.
Üç ayların her bir günü veya kandil gecelerinin her birisi bir muhasebe saati gibi, bir mahşer günü gibi bizi sığaya çeker. Bize sanki fısıltı halinde şunları sormadan geçmez, eğer işitebilirsek:
Bugün Allah için ne yaptın? Bundan böyle Allah için yapmayı plânladığın şey nedir? Allah’ın rıza dairesine göre neredesin? Seni Allah’tan uzaklaştıran kötü alışkanlıkların, kötü huyların veya kötü ahlâkını nasıl yeneceksin? Ölüme hazırlıklı mısın? Ahireti düşünüyor musun? Hayat tercihlerinde cennet ve cehennem ne kadar etkili?
Öyleyse üç aylarda yapacaklarımızı plânlamamız gerekirse, şu maddeleri sıralayabiliriz:
1- Tövbe ve istiğfarı bolca yapalım.
2- Kur’ân’ı bolca okuyalım.
3- Kur’ân âyetleri üzerinde bolca düşünelim.
4- Kur’ân’ın çağımızdaki tefsiri olan Risâle-i Nur’u daha fazla okuyalım. Bediüzzaman Hazretleri diyor ki: “Böyle zamanda hakaik-i imaniyeye ve esrar-ı şeriat ve sünnet-i seniyyeye hizmet eden mübarek, hâlis kalemlerden akan siyah nur veya âb-ı hayat hükmünde olan mürekkeplerin bir dirhemi, şühedanın yüz dirhem
kanı hükmünde yevm-i mahşerde size fayda verebilir. Öyleyse onu kazanmaya çalışınız.” 3
5- Nafile ibadetlerimizi biraz arttıralım; fakat aşırıya kaçmayalım. Yapabileceğimizi yapalım. Oruçlu günlerimizi arttırmak ahiret açısından meyvedar olur. Özellikle bir paket program olarak, mümkünse Pazartesi ve Perşembe günleri oruçlu olmaya özen gösterebiliriz. Şunu unutmayalım: Peygamber Efendimiz’in (asm) Ramazan orucu gibi üç aylarda aralıksız peş peşe oruç tuttuğuna dair bir rivayet yoktur. Var olan rivâyet, Peygamber Efendimiz’in (asm) bu aylarda diğer aylara nispetle daha fazla oruç tuttuğudur. Bunun hikmetini de şöyle açıklamıştır: “Şaban ayı, içerisinde amellerin Allah’a sunulduğu bir aydır. Ben de amelimin ben oruçluyken Allah’a sunulmasını isterim.” 4
6- Kefaret veya kaza oruçları bu aylarda tutulabilir.
7- Bu aylarda hayır ve hasenat arttırılabilir.
Ve söz, Bediüzzaman’ın; üç aylarımızı tebrik ediyor: “Aziz ve sıddık kardeşlerim ve fedakâr ve sadık arkadaşlarım: Evvelâ: Sizin, bu mübarek şuhur-u selâse ve içindeki kıymettar leyâli-i mübarekeleri tebrik ediyoruz. Cenâb-ı Hak, her bir geceyi sizin hakkınızda birer leyle-i Regaib ve leyle-i Kadir kıymetinde size sevap versin. Âmin.” 5
DUÂ
Ey Mucibe’d-Daavat! Yeryüzüne indirdiğin rahmet hürmetine, şuhur-u selâseyi hakkıyla ihya etmemizi nasip et! Bizi Leyle-i Regaib’e ulaştırdığın gibi, Receb’i idrak etmemizi ve Şaban’ı ihya etmemizi kolaylaştır! Bizi Ramazan’a ulaştır! Mi’rac Gecesinde bizi mi’racın sırrına erdir! Berat Gecesinde beratımızı ver! Kadir Gecesinde Senin Zat-ı Akdesinin ve rahmetinin kadr ü kıymetini bildir! Duâlarımızı kabul buyur!
Dipnotlar:
1- Zümer Sûresi: 53, 2- Haşr Sûresi:18, 3- Lem’alar, s. 171, 4- Neylü’l-Evtar, c.4, s.276, 5- Kastamonu Lâhikası, s. 56.