Evlilik

Evlilikte irade

Evlilik konusunda zihnimizde olan sorular şu ki ’Evleneceğim kişi kaderim mi? yoksa ‘evleneceğim kişiyi ben mi seçiyorum?’ Aslında ikisinin cevabı da evet.

Nitekim, bir hadis-i şerifte Efendimiz (asm) şöyle buyurmuştur: “Allah mahlukları/yaratıkları yaratmadan elli bin sene önce onların kaderini yazdı. Arşı o zaman su üzerindeydi.” (Müslim, Kader, 16) Bu konu bir kader meselesidir. Kader ise, Allah’ın ilminin bir nevidir. Yani Allah ezelî ilmiyle olmuş, olmakta olan ve olacak olan her şeyi bilmektedir. Evlilikte seçim konusunda ise şu hadis karşımıza çıkıyor: ‘Kadın, dört hasletleri için evlenilir: Malı için, asaleti için, güzelliği için ve dini için. Sen dindar olanı tercih et, mesut olursun.” (İbni Mâce, Nikâh: 6.) Demek ki evlilikte bizim kendi irademizle yaptığımız seçimlerimizin de payı oldukça büyüktür. Zaten insan seçim yaparken kendi yapmış olduğu dualar ile evleneceği insan şekilleniyor. Duaların kabul olması ile hayallerinde olan kişi karşında oluveriyor. Elbette bu Allah’ın izniyle oluyor.

Evlilik konusunda doğru karar verebilmek iki cihan mutluluğumuzu etkileyen önemli bir mesele. Aynı dünyaları paylaştığın eşin, senin canından bir parça oluyor. Bütünleşen eşler, hayata el ele birlikte sağlam adımlar atabiliyorlar. Evliliğin ilk zamanları biraz bocalamalar yaşansa da zamanla sağlamlaşıyor. Sağlamlığın kalitesi ise bireylerin karşılıklı yapmış olduğu fedakarlıklar ile değişebiliyor. Evlilik de irade kısmı burada devreye giriyor. İradeni, evlilik konusunda nasıl kullanacağın kişiye kalmış. Daha doğrusu kendi iradeni, evliliğin için ne kadar eritebildiğin önemli. Eşin için, evliliğin için  kendi nefsinden ne kadar feragat edebileceğin ve sonuçlarını zamanla görebileceğin en güzel nimettir evlilik..

Evliliğimizin geçimin ise irademizin payı oldukça büyüktür. Kadın, evin temel taşıdır. Kadının ruhu evini kaplayan pırlantalı ışık gibidir. Güzel ahlaklı, tertemiz saliha bir hanım hem eşini. hem evliliğini mutlu etmeyi bilecektir. Geçim konusunda kadının nezaketi, davranışları oldukça temel teşkil eder. Bizim evlilik konusunda danışacağımız Efendimiz (asm), düğün günü kızı Hz. Fâtıma`ya şöyle nasihat etmişti: “Kızım! Evimizden çıkıp başka bir eve, ülfet etmediğin bir kimseye gidiyorsun. Sen kocana yer ol ki, o sana gök olsun! Sen ona hizmetçi ol ki, o sana köle olsun! Kocana yumuşak davran. Öfkeli hallerinde sessizce yanından kayboluver. Öfkesi geçinceye kadar ona görünme! Ağzını ve kulağını muhafaza et! Kocan sana fena söylerse, söylediklerini duyma ve sakın mukabelede bulunma! Daima senden güzel söz işitsin, güler yüz görsün! Bu suretle sana iyi nazarla baksın.” Kadın toprak gibi tevazu ile sinesinde hoş yağmur kokuları barındıran gönlü ile kocasına itaatkar olursa, eşi de göklerdeki bereketli cömert yağmur taneleri gibi hanımın gönlüne atar. İşte o zaman aşk muhabbet afiyetli geçim daim olur. Huzurlu bir evlilik için dualar ederken biz kendi irademiz ile ne yapıyoruz ?

Hediye Ballıkaya

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*