Doğumdan sonra sütten ayrılma ve tuvalete alışma, çocuk için iki önemli eşik. Sanki bebekliğin geride kaldığının iki işaretçisi. Daha önceki bir yazımızda sütten kesme serüvenimizi yazmıştık. Geleneksel sütten kesme yöntemlerinin yanında (tiksindirme, bir anda bırakma gibi) çocukla anne arasındaki bağa zarar vermeden alternatifin de olduğunu ele aldık.
Tuvalet alışkanlığı kazandırmada da yine çıkış noktam bu oldu. Zarar vermeden, nasıl bu iş fıtrî seyrini bulacak? Çünkü uzmanların ifadelerine göre bu dönemde yapılan hatalar çocukların ileriki hayatlarını olumsuz etkileyebilir.
* Tuvalete alıştırmada en önemli nokta çocuğun sinyallerini takip etmektir. Yani biyolojik ritmi uygun olmalı. Çocuğunuz size hazır olduğunu hissettirecektir. Etrafınızın “Daha söylemedi mi, benimki şu ayda çoktan söylemişti” gibi laflarını göz ardı ederek çocuğunuzu dinlemek en sağlıklı olanı. Hazır olduğunu nasıl anlarız dersek; eğer 45 dk kadar bir süre bezi kuru kalıyorsa, öğle uykularından bazen kuru kalkıyorsa, tuvaletini altına yaparken rahatsız oluyorsa, konuşabiliyorsa, bezi çıkarmak istiyorsa ve sizin de hissedeceğiniz sinyalleri veriyorsa hazır demektir.
* Uzmanların 18 -24 ay arası başlanabileceğini ifade etmelerine rağmen en gerçekçi olan zaman dilimi 24 aydan sonrasıdır. Çünkü kasları idrarını tutabilecek kadar gelişmiştir. Çocuk hazır olduğunu belirtmeden başlanan erken eğitim iki tarafın da yorulması ve yıpranmasından ve aylarca uğraşmanızdan başka sonuç vermeyecektir. Hazır olan ve annesi ile güvenli bağlanmış çocuklar için bu; zor, sıkıntılı, uzun bir süreç değil, aksine bir-iki günde bitebilecek bir durumdur.
* Ne söylemesi için, ne de alışması için asla zorlanmamalı. Çocuğun hali rehberimiz olmalı. Zorlamak sadece psikolojik zarar verir. Zorlandığı, kızıldığı için günlerce tuvaletini tutan ya da söylemeyi reddeden çocuklar görüyorum.
* Alıştırma süreci içinde kesinlikle korkutma, tiksindirme gibi davranışlara başvurulmamalı. Başlanmaya karar verildiği zaman sakince çocuğumuz ile konuşmak onunla birlikte hareket etmek gerekir. “Yavrum artık bezini kullanmayacağız. Çişin geldiği zaman bana ‘Anne çişim geldi’ de sonra da buraya yapalım” gibi konuşulabilir. Altına kaçırdığı zaman tepki vermeden “önemli değil, bir daha bana söyle buraya gelelim” denmeli ki çocuk panik olmasın. Aksine olarak, altına yapmadığı zaman da abartılı aferinler ve sevinçler göstermemek gerekir ki oyuna çevirmesin.
* Tuvalet alışkanlığı kazandırmaya başlandığı zaman artık bezi atmaya tamamen kararlı olmalısınız. Bir kere atınca tekrar geri bağlamak kafasını karıştırır, alışma sürecini uzatır.
* Hem anne, hem çocuğun psikolojisi rahat olmalı. Taşınma, ayrılma, hastalık, vb gibi zor zamanlara denk getirmemeli. Bu durum, süreci yine uzatır ve zorlaştırır.
* Bez atılmaya karar verilince gece gündüz aynı zamanda bırakılmalı. Bunun aksini söyleyen pedagoglar da vardır. Eğer size o yöntem daha kolay gelirse ona başvurabilirsiniz. Bu tamamen sizin ve çocuğunuzun tercihi. Tek doğru yok yani.
* Baba ya da anne ile birlikte tuvalete girme ve bu şekilde görerek öğreneceğini düşünmek son derece zararlı ve faydasız bir yol olur. Mahremiyete zarar verir.
* Çocuğa sürekli, “Çişin geldi mi? Tuvalete gidelim mi?” dememek gerekir. Kendisinin hissetmesine ve söylemesine, kendi bedenini hissedip kontrol etmesine de fırsat verilmeli.
* Gece altına kaçırdığında sıkıntı yapmayın, alışana kadar böyle kazalar olabilir. Hatta ıslatması ve bunu hissetmesi alışmasına yardım eder. Korkmayın, soğuk almaz. Ama gece üstünü değiştirmekte de sakınca yoktur.
* Tuvalet alıştırmada bir diğer önemli nokta da zaten çocuğa zaman tanımaktır. Zamanla kazalar yapa yapa öğrenmesine izin vermektir.
Aksine olarak, altına yapmadığı zaman da abartılı aferinler ve sevinçler göstermemek gerekir ki oyuna çevirmesin. Ben bu hatayi yaptim ve üst üste belki 50 defa lazimliga gittik bunu okuduktan sonra bu hatayı yapmıcam buğün ilk günümüz olmasina ragmen iyi gidiyoruz.31 ayliğız biraz geç kaldım sanirim