Hazır bu günlerde insanlar aşılanmaya alışmışken…
Diyecektim ki; “İmanın, İslâm’ın, sünnetin esaslarını, güzel ahlâkı, yani, dünya ve ahirette bize saadeti kazandıracak hasletleri!” aşı gibi izâh etseydik. Eğer bu hakikatleri yaşamazsanız ebedi hayatınızı mahvedeceğinizi, günahlara konulması gereken mesafeyi, eğer günahlara temas ettiysek tövbe dezenfektesini, dünyadan gitmeden bunlara dikkat edin desek, hatta devlet eliyle kanunlaştırsak mı? Desem…
İmtihan sırrı bozulur, öyle değil mi?
Allah insana akıl vermiş, irade vermiş.
Peygamberleri ile kitapları ile ne istediğini bildirmiş. Dünya, ahiret saadetinin imanda ve İslâmiyet’i yaşamakta olduğunu ifade etmiş. Bu kadar kat-i emirler varken aşı da, kanun da işe yarar mı?
İnsan illâ da ben Cehenneme gitmek istiyorum dercesine yaşarsa…
Rabbim, herkesin kendi iradesiyle ibadet etmesini, günahlardan korunmayı nasip etsin.
Yüreğim yansa da, dilim duada.
Acaba tek dozda “Allah’ın emirlerine uymak, yasaklarından sakınmak” olsa, yeterli olur değil mi!..
Ayşenur Yaşar