Çocuk Eğitimi

Çocuk ve namaz

Allah’a karşı kulluğumuzu en geniş anlamda ifade etmemizi sağlayan ibadet hiç şüphesiz namazdır. Namaz kul oluşumuzu idrak etmede, yaratıcı ile aramızdaki bağı kuvvetli tutmada ki en etkili ubudiyettir. Bunun için en hassas olunması, üzerinde en çok durulması gereken konu olmalıdır.

Namaz alışkanlığını çocuğa kazandıracak olan kişi, öncelikle onun ailesi, anne ve babasıdır. Çocuk evde namaz kılan baba, anne görmelidir. Çünkü “İnsan bu aleme ilim ve dua vasıtasıyla tekemmül etmek için gelmiştir. Mahiyet ve istidat itibarıyla her şey ilme bağlıdır.” Yani her insan, eğitimle ve modelleyerek her davranışı öğrenme istidat ve kabiliyetiyle dünyaya gelir. Onu dindar veya din düşmanı, katil veya hırsız yapan başta anne babasından, çevresinden gözlem yoluyla öğrendikleri ve aldığı eğitimleridir.

Psikolojide öğrenme kuramcılarından John B. Watson şöyle der:

“Bana rastgele bir bebek verin, soyu-sopu, yetenekleri, eğilimleri, becerileri, vs. ne olursa olsun, ondan istediğim şeyi yapayım: bir doktor, avukat, tüccar, hatta bir hırsız, bir katil.’’

Görüldüğü gibi, İslam fıtratında doğan her çocuğa istediğimiz ve arzu ettiğimiz davranış kalıplarını kazandırmak bizim elimizdedir.

Yaşa uygun namaz eğitimi vermek

Çocuk eğitiminde yaş faktörü, neyi ne zaman nasıl öğrettiğimiz çok önemlidir. Yedi yaşındaki bir çocuğa uygulanacak eğitim ile on yaşındaki bir çocuğa uygulanacak eğitim şekli bir değildir ve olmamalıdır da.

Peygamber Efendimiz (asm) ve fıkhi ölçüde de yedi yaşındaki bir çocuğa uygulanacak davranış kazandırma eğitimi ile kimlik oluşturma aşamasında olan, nefis ve duyguları zirvede olan bir ergene uygulanacak eğitimde farklılık göstermektedir.

Genç ve namaz

Eğer çocuğunuz ergenlik çağındaysa, namaz dahil diğer tüm ibadetleri zorla ve baskı ile değil, ikna ederek sevdirerek yaptırmak gerekir. Çünkü ergenlik dönemindeki gençler, kendi kimliklerini ve özerkliklerini kabul ettirmek için, çoğu zaman anne-babalarının baskılarına karşı tersi bir yolda gidecek bir tutum sergilerler. Bunun için ergenlik çağındaki bir kişiye namazı ve ibadetleri sevdireyim derken, tam tersi bir dirençle de karşılaşılabilir. Bugün dindar birçok anne babanın çocuğunun dini hayata karşı mesafeli olmasının bir nedeni de ebeveynlerin bu tutumundan kaynaklı olabilir.

Bundan dolayı, genel kararlarında onlara karşı anlayışlı ve sabırlı olup, belirli bir özerklik alanı verilirse, ergen kendi kimliğini tehdit altında hissetmez. Onaylandığını ve ayrı bir kimliği olduğunun kabul edildiğini anlarsa, namaz ve diğer ibadetler konusunda ısrarınıza da direnç göstermezler.

Namaz ve arkadaş çevresi

Ergenlerin davranışlarını etkileyen en önemli faktörlerden biri de arkadaş grubu ve kendi yaşıtlarıdır. Ergenler, bu dönemde anne babalarından ziyade arkadaşlarına benzemeye çalışırlar, onlarla ortak özellikler geliştirirler. Bunun için, çocuğu namaz kılan ailelerle görüştürmeniz veya çocuğunuzun böyle arkadaşlar edinmelerine yardımcı olmanız da namaz kılması için etkili bir yoldur. Namaz kılan ve bu konularda duyarlı arkadaşlıklar edinmek ve onlarla sık sık bir araya gelerek sohbet ve dostluğu devam ettirmek de çok faydalı olacaktır.

Namazı sevmesi için onu bizden isteyen Yaratıcımızı da sevmesi lazım. Onun için Allah’ın ceza veren tehdit eden isimleriyle değil de seven, merhamet eden, koruyan, nimet veren isimleriyle anlatılması önemlidir. Hz Ömer’in (ra) “namaz kılan yaşlıyı severim ama namaz kılan gence aşığım” ifadeleri gençliğin ab-ı hayatının namaz olduğunu unutmamak gerekir.

Rol model olmak

Çocuklara ve gençlere güzel alışkanlıklar ve davranışlar kazandırmanın en önemli bir yolu onlara rol model olmaktır. Namaz saatlerine, namazın kılınışına dikkat edilerek ve özellikle namazın ruhuna uygun kılınan namazlar, çevremizdekiler için de güzel bir örnek teşkil edecektir. Sizin namaz hazırlığınız ve namazdan aldığınız huzur çocuğun ruhuna mutlaka tesir edecektir. Bugün olmasa da ileri de bir çekirdek hükmüne geçip çocuğun manevi dünyasında yer edinecektir.

Namaz ve diğer ibadetleri yerine getirmenin bir yolu da imanı kuvvetlendirmektir. Bunun için imanı kuvvetlendirecek eserleri ailecek birlikte okumak son derece faydalı olacaktır. Ancak nasihat ve sohbet doğrudan namaz mevzuları olmamasına dikkat edilmelidir. Çünkü namaz kılmayan kişi, kendisini eğitmek veya mesaj vermek için okunduğunu anlarsa, tepki verip dinlemeyebilir.

Namaz ibadetindeki eksiklik bazen tembellikten veya sinema, dizi, internet, sosyal medya, bilgisayar oyunları, aşırı futbol izleme gibi şeylerle aşırı ilgilenmekten de kaynaklanabilir. Çünkü kalbin gıdası ve ruhun ab-ı hayatı olan namaz, eğer bir mümine ağır geliyorsa, ondan manevi haz almıyorsa, zevk ve haz duygularını başka malayaniyatla veya medeniyet fantaziyeleri ile doldurmuş demektir.

Bunun için mümkünse bunları azaltmak, süre belirlemek, zamanı verimli kullanmasını öğretmek, en asgari düzeye indirgemek gerekir ki, manevi hazlara yer açılsın.

Duanın sırrı ve tesirini de unutmamak gerekir. Yavrularımız ve gençlerimiz için dua etmeliyiz. “Rabbim beni ve zürriyetimi namazı dosdoğru kılanlardan eyle. Rabbimiz duamızı kabul buyur!”(1)

Dipnot

1) İbrahim Suresi 40

Esma Nur Adıbelli 

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*