Çocukluk dönemi; büyüme ve gelişmenin hızlı seyrettiği ve ömür boyu sürecek beslenme ve gelişmenin hız kazandığı, ömür boyu sürecek beslenme alışkanlıklarının şekillendiği bir dönemdir. Özellikle beslenme açısından bu dönem oldukça önemlidir.
Bebeklik döneminden sonra en hızlı büyüme kızlarda 10–12 yaş, erkek çocuklarda 11–14 yaş arasındadır. Özellikle bu dönemlerde daha fazla enerji ve zengin mineral, vitamin ve protein barındıran gıdalar tercih edilmelidir. Yetersiz ve dengesiz beslenme durumunda en çok etkilenen yaş grubundan birisi de budur.
Çocukluk yaşında yetersiz ve dengesiz beslenmeye bağlı olarak büyüme- gelişme bozuklukları, hastalıklara yakalanma riskinde artış, çalışma ve öğrenme yeteneğinde azalma, okul başarısında düşme, demir eksikliğine bağlı kansızlık, kemik gelişimde bozukluk, zayıflık veya tam tersi şişmanlık durumları gelişebilir. Tüm bu sorunlarla karşılaşmamak için aile, öğretmenler ve okul yönetimi beraber hareket etmek zorundadır.
Yeterli ve dengeli beslenme, düzenli fizikî aktivite ile sağlıklı bir büyüme ve gelişme sağlanabilir. Bu şekilde hem çocukluk dönemi sağlıklı şekilde geçirilecek, hem de ileri yaşlarda beslenme bozukluklarının hazırlandığı hipertansiyon, diyabet, kalp-damar hastalıkları gibi hastalıklar engellenebilecektir.
Okul çağı çocuklarında eğer besleme alışkanlığını tam olarak yerleştiremezsek öğün atlama, sağlıksız besin seçimi, dengesiz ve tek yönlü beslenme yaygınlaşır. Sağlıklı büyüme için tüm besin gruplarından, sağlıklı bir şekilde pişirilerek tüketilmelidir. Bu alışkanlık haline getirilebilirse, erişkinlik döneminde de devam eder.
Okul çocuklarında yapılan araştırmalarda çocukların büyük çoğunluğunun kahvaltı yapmadan okula gittiği tespit edilmiştir. Çocuk zamanını, uyku, dinlenme, oyun oynama ve çalışma faaliyetlerine uygun şekilde ayarlama alışkanlığını kazanmazsa sabahları zamanında kalkıp kahvaltı edememekte, ailenin özellikle de annenin kahvaltı etme alışkanlığı olmadığında çocuk da bu durumdan olumsuz önde etkilenmektedir. Kahvaltı edilmediğinde uzun süren açlık sonucunda güçsüzlük, baş dönmesi, yeterli enerji sağlayamadığı için zihinsel faaliyetlerde özellikle dikkat, çalışma ve öğrenme yeteneklerinde azalma ve okul başarısında düşme görülür.
Çoğu çocuk açlığını okul kantininde satılan zararlı yiyeceklerle bastırma yoluna gittiği için metabolizma daha da bozulmaktadır. Kalorisi yüksek bu tip yiyecekler zamanla obeziteye zemin hazırlar. Ailelerin okul kantininde sağlıklı gıdalar satılması için müdahale etmesi şarttır.
Yetersiz ve dengesiz beslenen çocuklarda en sık görülen bozukluk demir eksikliği anemisidir. Büyümenin hızlanması ve adet görmenin başlamasıyla beraber ergenlik yaşında kız çocuklarda anemi riski daha fazladır. Kansızlık olan çocuklarda egzersiz sırasında çabuk yorulma, bağışıklık sisteminde zayıflama, dikkat ve öğrenme bozuklukları görülebilir.
Çocuğunuz ve sizin için birkaç tavsiye!
- Çocuklarda sağlıklı büyümenin sağlanması için her besin grubundan mutlaka alınmalıdır.
- Öğün atlanmamalıdır. Kahvaltı günün en önemli öğünüdür. Yapılan çalışmalarda okul başarısıyla ilişkisi belirlenmiştir.
- Günlük en az 500 ml süt veya süt ürünü tüketilmelidir. Özellikle evde yapılmış yoğurt tercih edilmelidir.
- Beyaz ekmek yerine tam buğday ekmeği tercih edilmelidir. Posa içeriği yüksek ve glisemik indeksi daha düşüktür. Aynı şekilde pirinç pilavı yerine bulgur pilavı tercih edilmelidir.
- Margarin yerine zeytinyağı ve tereyağı tercih edilmelidir.
- Balık tüketimi arttırılmalıdır.
- Yumurta protein yönünden çok zengindir ve mutlaka tüketilmelidir.
- Taze meyve- sebze tüketimi arttırılmalıdır. Meyve sadece suyu yerine, posasıyla tüketilmelidir.
- Abur cubur tüketimi mutlaka engellenmelidir. Sağlıklı atıştırmalık olarak kuru meyveler, hurma ve kuru yemiş kullanılabilir.
- Demir eksikliğine bağlı, kansızlığı engellemek için demir içeriği yüksek gıdalar tüketilmelidir. Demir içeren gıdalar, demir emilimini engelleyen gıdalarla beraber tüketilmemelidir. Çay, unlu gıdalar, süt ve süt ürünleri bağırsaklarda demir emilimini azaltacağı için beraber tüketilmemelidir. C vitamini içeriği yüksek olan meyveler, demir içeriği yüksek gıdalarla beraber tüketilebilir.
- Şeker tüketimi azaltılmalıdır. Sütlü tatlılar tercih edilebilir. Şeker içeriği yüksek olan kola, gazlı içecekler ve hazır meyve suyu tüketilmemelidir.
- Fast food tarzı besinler engellenmelidir.
- Katkı maddeli yiyecekler tüketilmemelidir.
- Tuz tüketimi azaltılmalıdır. Günlük en fazla 6 gr tuz tüketimine izin verilebilir. İyotlu tuz tercih edilmelidir.
- Çocuklar güvenilir yerlerden ve güvenilir markaları tüketmesi adına bilinçlendirilmelidir.
- Çocuklarda beslenme düzenlenmesinin yanında kilo takibi mutlaka yapılmalıdır. Bilgisayar ve televizyon kullanımının artmasıyla fazlalaşan hareketsiz hayat tarzı tüm dünyada obezitenin artışına sebep olmuştur. Televizyon ve bilgisayar karşısında geçirilen vakit kısıtlanarak spora ayrılan süre arttırılmalıdır.
- Sağlıklı beslenmeyi sağlamak için aile ve öğretmen iletişim içinde olmalı, kantinde satılan yiyecekler mutlaka denetlenmelidir.
- Ancak çocuğumuzun sürekli yanında olup onu denetleyemeyeceğimiz için ev içinde ona örnek olarak eğitime başlayabiliriz. Kısıtlamaları neden yaptığımızı açıkça anlatmalı ve zararlı yiyeceklerin yerine onlara alternatif olacak sağlıklı seçenekler sunmalıyız.