“Hastalandığımda bana şifâ veren Allah’tır.”
Erenköy’de büyüdüğüm evdeyim. Huzurun olduğu yerde. Bir bahar günü camdan bakarken, evin yanındaki at kestanesi ağacı ilişti gözüme. Çiçekleri açmış muazzam bir güzellikte, yine Rabbim gösteriyordu sanatını. Diyordu ki, her şeye rağmen, değişen onca şeye, mesela yıkılan ve yapılan binalara rağmen ben her bahar dirileceğim, göstereceğim üzerimde Allah’ın sanatını..
Çocukken hep merak ederdim at kestanelerinin ne işe yaradığını… At kestaneleri yenmezdi, zehirliydi. Ağacı da çok güzeldi boşuna mıydı diye düşünürdüm. Meyveleri işe yaramasaydı bile o ağacın bir sürü vazifesinin tesbihatının olduğunu yine sonradan öğrenmiştim. Eczacılık fakültesine geldiğimde bu ağacın faydalarını, meyvesinin içeriğini öğrendiğimde hayret ve muhabbet etmiştim yine Sanatkâra.
İçeriği
At kestanesi Aesculus hyppocastanum latincesi olup Hyppocastanaceae familyasındandır. Muazzam çiçekleriyle kendine has bir diziliş şekli vardır. Tohumlarının içeriğinde flavonoidler ve triterpen saponinlerden essin (aescin) maddesi bulunur. Etken madde essindir.
Nerelerde kullanılır?
* Varis ve damar problemlerinde, hemoroidde kullanılır.
* Damar büzücü etkisi olduğu için hemoroid ve varis kremlerinde mevcuttur.
* Selülit kremlerinde yine damar büzücü etkisinden faydalanılır.
* Oral olarak kullanımı pek yoktur, essin maddesi zehirli olduğundan kestaneler yenilmez.
Dikkat!
Şu kadar kestaneyi rendeleyip zeytinyağına koyun bekletin gibi tariflere pek itibar etmeyiniz. Çünkü essin maddesinin eldesi çok zor olup, farklı yollarla profesyonellerce elde edilir. Yağda çözünmez.
Hemoroit ve varis tedavisi için essin maddesi bulunan preparatlar eczanelerde mevcuttur.
Bu tip krem vb. ürünler güvenilir olmayan yerlerden değil eczanelerden temin edilmelidir.
Sağlıklı günler dileğiyle…
Dipnot:
- Şuarâ Sûresi: 80