Diyabet, yani şeker hastalığı son yıllarda sıklıkla duyduğumuz kronik bir hastalıktır. Çevremizdeki çoğu insandan “Bende de şeker hastalığı varmış” söylemlerini işitmişizdir. Peki diyabet (şeker) hastalığı nedir? Normal kan şekeri değerleri nasıl olmalıdır? Belirtileri nelerdir? Hangi besinler diyabet hastaları için tehlikelidir? Tedavisi mümkün müdür?
Dilerseniz önce diyabet (şeker) hastalığının ne olduğuna bir bakalım.
Diyabet nedir?
Vücudumuzda kan şekerinin düzenlenmesinde rol oynayan en önemli hormon, pankreastan salgılanan insülin hormonudur. Pankreasın yeterli miktarda insülin hormonu üretmemesi ya da üretilen insülin hormonunu etkili bir şekilde kullanamaması durumda kanda glukoz( şeker) seviyesinin normalinin üzerine çıkması, buna bağlı olarak normalde şeker içermemesi gereken idrarda şekere rastlanmasıdır. Farklı türevleri bulunan şeker hastalığı ülkemizde ve dünyada en sık rastlanan hastalıklar arasındadır.Diyabeti olmayan kişilerde kan şekeri düzeyi açlık halinde 120mg/dl, tokluk halinde ise 140 mg/dl’nin üzerine çıkmaz. Ayrıca açlık kan şekeri düzeyinin 100-125 mg/dl arasında olması gizli şeker sinyalidir.
Gizli şeker
Eğer bir kişinin kan şekeri düzeyi normalden yüksek olmasına karşın diyabet tanısı koymak için yeterli yükseklikte değilse bu durumda kişi gizli şeker hastası tanısını alır. Gizli şeker hastaları Tip 2 diyabet için risk grubundadır. Ancak yaşam tarzındaki değişimlerle kişiler, şeker hastalığını önleyebilir veya geciktirebilir. Bu sebeple gizli şeker hastası olduğunuzu bilirseniz Tip 2 diyabetli olmanızı önleyecek önlemleri zamanında alma şansınız olur. Çalışmalar gerekli yaşam tarzını yapan gizli şekeri olan bireylerin %58 oranında Tip 2 diyabetli olmayı önleyebildiğini veya geciktirebildiğini göstermiştir.
Burada aklınıza Tip 2 diyabet nedir sorusu gelebilir. O halde şimdi diyabet türevlerine bir bakalım.
Şeker hastalığı nedenleri arasında yapılan birçok araştırmada diyabet hastalığında genetik ve çevresel nedenlerin birlikte rol oynadığı saptanmıştır. Temelde Tip 1 ve Tip 2 olarak iki türü bulunan şeker hastalığında, hastalığa neden olan etmenler bu türlere göre farklılık göstermektedir.
Sağlıklı kişilerde vücudu dışarıdan gelen yabancı etkenlere karşı korumakla görevli bir bağışıklık sistemi bulunur. Bu sistemin virüs, ilaç, fizik veya stres gibi herhangi bir nedenle normalden sapması sonucu kendi hücrelerini yabancı olarak algılaması, onlara saldırması ve tahrip etmesiyle oluşan hastalıklara “otoimmün hastalıklar” denir. Tip 1 diyabet de otoimmün hastalıklardan birisidir. Bilinmeyen bir sebeple harekete geçen bağışıklık sistemi insülin üretimini üstlenen pankreası tahrip etmektedir. Tip 1 diyabet için yüksek riskli kişiler; anne, baba, kardeş gibi birinci derecede yakın akrabalarında Tip 1 diyabeti olanlar, çok sayıda Tip 2 diyabetli yakını olanlar, gebelik sırasında diyabet ortaya çıkan kadınlar.Tip 1 diyabet belirtileri ise, sık idrara çıkma, çok su içmek, zayıflamak olarak sıralanabilir. Tedavisinde ise değişmez kural insülin enjeksiyonudur.Çünkü bu tipte vücutta insülin üretilemektedir.Tedavinin diğer temel taşları ise sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve eğitimdir. Genellikle 30 yaşından önce başlar. Hastalar normal kiloda veya zayıftır.
Tip 2 diyabet toplumda en sık görülen diyabet şeklidir. İnsülin hormonunun etkili bir şekilde kullanılamaması ile gelişir. Genellikle yaşam şeklindeki hatalardan kaynaklı olarak meydana gelir. Tip 2 diyabet için riskli kişiler; ailesinde diyabetli olanlar, şişman kişiler, 4 kg’dan daha ağır bebek doğuran kadınlar, stres altında yaşayan kişiler. Belirtileri ise; sık idrara çıkma, ağız kuruluğu, açlık hissi, cilt yaralarının geç iyileşmesi, sık sık enfeksiyon gelişmesi, kuru ve kaşıntılı bir cilt olarak sıralanabilir. Tedavisinde öncelikli olarak beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi yer alır. Aynı zamanda uygun egzersiz programlarının da tedavide etkili olduğu saptanmıştır. Buna rağmen kan şekeri normal sınırlar içinde tutulmazsa hap olarak kullanılan şeker düşürücü ilaçlar kullanılır. İlaç tedavisine hekim karar vermelidir. Genellikle 40 yaşından sonra başlar. Diyabet hastaların büyük çoğunluğu bu tiptedir. Hastaların çoğu aşırı kilodadır.
Bu kadar çok şeker hastalığıyla karşılaşmamıza rağmen bizim de şeker hastalığı için riskli grupta olabileceğimize bir türlü inanmıyoruz. İnanmama sebeplerimizden birisi yaş meselesidir ki, toplumuzda şeker hastalığının sadece yaşlı bireylerde olacağı düşüncesi hakimdir. Oysa yapılan araştırmalara göre 20-79 yaş aralığındaki her 11 kişiden 1’i diyabet hastasıdır. Evet 40 yaş üstü bireylerde daha çok görülse de maalesef gençlerde de azımsanmayacak sayıda şeker hastası bireylerimiz var. Bu da bize durumun ne kadar ciddi olduğunu gösteriyor aslında.
Gebelik ve diyabet
Diyabet gebelik döneminde normal yaşam dönemlerine göre daha önemlidir. Çünkü gebelik dönemindeki diyabet sadece anne sağlığı için değil, bebek sağlığı için de ciddi olumsuz sonuçlara sebep olmaktadır. Bu sebeple şeker hastalığı olan gebelerin tedavisine ve yaşam tarzına daha çok dikkat etmesi gerekmektedir.
Diyabette tedavi
Diyabet tedavisinin amacı kan şekeri düzeyini normal sınırlar içerisinde tutarak, kısa veya uzun dönemde oluşabilecek sağlık sorunları önlemek veya geciktirmektir. Tedavideki temel taşlardan birisi de beslenme alışkanlıklarınızı değiştirmektir. Sağlıklı beslenme diyabette tedavinin temelidir. Sağlıklı bir beslenme tarzı için diyetisyene başvurmanız gerekmektedir. Zira toplumumuzda doğru bilinen yanlış bilgiler sebebiyle birçok kişide ciddi komplikasyonlar gelişmektedir. Peki diyetisyenle görüşene kadar nelere dikkat etmelisiniz? Kan şekerinizin hızlı bir şekilde yükselmesine neden olan şeker ve şeker içeren yiyecekler ile kilo almanıza neden olacak yağ ve yağ yağlı yiyecekleri azaltmalısınız. Ve en kısa sürede diyetisyene başvurmalısınız.
Diyabet tedavisinde bir diğer etkili yöntem ise egzersizdir. Egzersizin artması yiyeceklerin parçalanması sonucu oluşan şekerin, kas dokuları tarafından kullanılmasını hızlandırarak kan şekerini düşürür. Bir egzersiz programına başlamadan önce size en uygun egzersizi belirlemek için doktorunuza başvurmalısınız. Doktor kontrolünde gerçekleştirilen egzersiz programlarının diyabet hastalara faydaları yapılan araştırmalarda saptanmıştır.
Diyabet ciddi bir hastalıktır. Ancak uygun beslenme tedavisi, medikal tedavi, düzenli egzersiz ve diyabet eğitimi ile sağlıklı bir yaşam sürebilirsiniz. Sağlıklı günler…
Hemşire Zeynep Toprak